ABD’nin aşılama başarısı

Dünya Kovid-19 belasıyla uğraşmaya devam ederken, Joe Biden yönetiminin salgınla mücadelede başarılı sonuçlar aldığını görüyoruz. 152 milyon ABD’li ilk doz Kovid-19 aşısını olurken, 113 milyon ABD’li de tamamen aşılandı. Tamamen aşılanan Amerikalılar arasında aşı tercihlerine bakıldığında, 58 milyon Pfizer-Biontech, 47 milyon Moderna ve 9 milyon ise Johnson&Johnson seçmiş. 4 Temmuz’a kadar nüfusun en az yüzde 70 ilk doz aşıyı alacağı tahmin edilirken, tamamen aşılanan kişi sayısının 160 milyona ulaşması hedefleniyor

Başkan Biden ve ekibi şeffaf, profesyonel ve bilimsel bir yaklaşımla aşı dağıtımından tam not almış durumda. Her ne kadar toplamda 32 milyon Kovid-19 vakası ve 588 bin can kaybı açıklansa da, son iki haftada vaka sayılarında yüzde 27’lik düşüş kaydedildi. Son bir ayda günlük toplam can kaybında da ciddi düşüş olduğunu görüyoruz. Buradaki en büyük başarıysa, aşılama. Birçok eyalette Kovid-19 tedbirlerinin kaldırıldığını veya azaldığını görsek de, başta Washington D.C olmak üzere 25 eyalette maske zorunluluğunun devam ettiğini de hatırlatmakta fayda var.

Biden, nerdeyse tüm zamanını Kovid-19 mücadelesiyle geçirirken, diğer yandan da eonominin toparlanması amacıyla özel kararnameler çıkarıyor, birçok yasa tasarısının Kongre’den geçmesi için çaba sarfediyor. Açıkçası eski Başkan Donald Trump döneminde düzgün basın toplantıları olmuyordu. Şimdilerdeyse Beyaz Saray Sözcüsü’nün günlük basın brifinglerinin dışında Biden’ın Bilim Kurulu üyelerinin, haftada en az üç kez basın önüne çıkarak detaylı ve şeffaf bilgiler verdiğini görüyoruz.

Bununla birlikte Biden yönetimi, dünyada Kovid-19 salgının bir an önce sonlanması için aşılara fikri mülkiyet hakkı istisnası getirilmesini isteyen ülkeler arasına katıldı. Önceki başkan Trump, bu fikre karşı olduğunu açıklamıştı.

Sözün özü, Biden yönetiminin, Trump yönetimine kıyasla Kovid-19’la mücadeleyi daha ciddiye aldığını ve aşılamada tüm imkanları kullandığını görüyoruz.

AŞI OLMAK İSTEMEYENLER!

Öte yandan, son bir ayda yapılan tüm anketlerin ortalamasına baktığımda, ABD’lilerin yüzde 20’sinin aşı yaptırmak istemediği görülüyor. Özellikle Cumhuriyetçilerin yüzde 43’ü aşı yaptırmayacağını belirtirken, bu oran, Demokratlarda yüzde 5 civarında. Günlük ortalama aşılama sayısı 3 milyonken, son bir haftada bu sayı 2 milyona düşmüş durumda. Ancak ABD yönetimi, okulların Eylül ayında tamamen açılmasını hedeflerken, birçok eyalet valisi, insanların bir an önce aşı olmasını sağlamak ve kararsızları etkilemek için teşvik paketleri geliştiriyor. Maryland eyaleti, resmi devlet kurumlarında çalışanların aşı olması halinde 100 dolar vereceğini açıklarken, New York eyaleti bazı oyunlara bedava spor bileti vaat etti.

 

TÜRKİYE’DEN AŞI İÇİN GELENLER ARTTI

Türkiye’de aşılama çalışmaları sürerken, bazı firmalar, ABD’ye aşı turları düzenlemeye başladı. Bir firmanın İstanbul’dan Miami’ye 3 bin 999 dolara aşı turu düzenlediğine ilişkin ilan gördüm. Fiyata gidiş-dönüş uçak bileti, 23 gece otelde konaklama, 2 doz Pfizer aşısı dahil! Şu anda Miami-İstanbul arasında gidiş-dönüşün 700 dolar civarında olduğunu ve aşının bedava verildiğini belirtmekte fayda var.

İki doz aşı olmama rağmen, New York’taki Javits Merkezi’ne gittim. Bu tesis, geçici aşılama merkezi haline getirilmiş. Kapıdan girdiğinizde sizi Amerikan askerleri karşılıyor ve hızlıca sıraya giriyorsunuz. Daha sonra da online yaptığınız randevu kaydını gösterip, aşılama bölümüne alıyorlar. Tamamen askerlerin kontrolünde, hızlı ve seri şekilde yaklaşık 30 dakikada aşı olup çıkabiliyorsunuz. Hem içeride hem de dışarda Türkiye’deki kapanmayı fırsat bilerek gelen Türk vatandaşlarımızla karşılaştım. Hepsi mutlu, hatta “2. dozu olup memlekete döneceğiz” dediler. Pasaport bilgilerini ve kaldıkları adresi göstererek aşılarını rahatça oluyorlar.

 

TEKRAR GÜNDEME GELEN F-35 KONUSU

ABD tarafından ismi yaptırım listesine alınan Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir’in, “F-35 programında ABD ile yeni süreç başlıyor” açıklamasının yankıları sürüyor. Pentagon geçen ay, Türkiye’nin 26 Ocak 2007’de imzaladığı Ortak Mutabakat Zaptı’nın feshedildiğini ve yeni mutabakat metnine Türkiye’nin dahil edilmediğini belirtmişti. Hatırlanacağı üzere Türkiye, ilk etapta 100 adet F-35 alacağını taahhüt etmiş ve bu süreçte 6 uçak Türkiye’nin mülkiyetini geçmişti. S-400 krizi nedeniyle bu uçakların ABD Hava Kuvvetleri bünyesine alınması kararlaştırmış ve Aralık 2020 Türkiye’nin ürettiği 1005 parçanın artık başka tedarikçilerden alınacağı açıklanmıştı. Pentagon Satın Alma ve İdame İşlerinden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Ellen Lord, Türkiye’nin programdan çıkarılmasıyla 9 milyar dolarlık zararı olacağını açıklamıştı.

En önemli soru şu: ABD, F-35’te ortak üretici olan Türkiye’yi “kafasına göre” programdan çıkarttığından, bundan sonrasında ne olacak? Özellikle de tazminat konusunda...

Türkiye Şubat’ta, F-35 programında kalması konusunda stratejik danışmanlık için 6 aylığına Arnold&Porter ile 750 bin dolarlık anlaşma imzalamıştı. Ancak geçen hafta Pentagon’da görüştüğüm yetkililer, S-400’den vazgeçmedikçe Türkiye’nin F-35 programına dönmesinin kesinlikle mümkün olmadığını belirtiyor. ABD Kongresi’nde yasa olarak geçen ve ulusal güvenlik tehdidi olarak görülen S-400’ler nedeniyle verilmeyen F-35’lerin, Amerikan hukuk mercilerinde yerinin olacağını tahmin etmiyorum.

Burada asıl merak edilmesi gereken, F-35 programındaki diğer 8 ortak ülkeden niçin “Türkiye’nin yanındayız” açıklaması gelmediğidir. Zira diğer ortakların sesini çıkarmaması, ABD’ye desteklerinin net bir göstergesidir.

Bunun yanında, Türkiye’nin Rusya’dan helikopter satın alma konusunda görüşmeler yaptığı yönünde. Bu iki ülkenin işbirliklerinin artması, ABD-Türk savunma sanayi ortaklığında sona doğru gidildiğini göstermekte. Tabii ki Türkiye, ulusal güvenlik çıkarları doğrultusunda bağımsız olarak, istediği kararı alır, alma hakkına da sahiptir. Ancak kararlar, gelecek de düşünülerek dikkatle alınmalıdır.

 

ABD’DE GÖZDEN KAÇANLAR:

Genelkurmay Başkanı Mark Milley, Afganistan güçlerinin 3. bir ülkede eğitilmesinin mümkün olacağını söyledi,

İstihdam artışı beklenenin altında kalırken, işsizlik oranı yüzde 6.1’e çıktı,

Facebook, Trump’a uyguladığı yasağa devam etmeyi kararlaştırırken, Donald Trump da, mesajlarını kendi özel kurduğu web sitesi üzerinden vermeye başladı,

Washington D.C Türk Büyükelçiliği, 13 Mayıs’taki bayramlaşma programına, iki doz aşı olmamış vatandaşların katılmamasını rica etti.