Biden yönetiminden ‘bekle-gör’ politikası

Seçilmiş Başkan Joe Biden 20 Ocak’taki yemin törenine hazırlanırken, Başkan Donald Trump da halen seçimi tanımadığını açıklamayı sürdürüyor. Hatta 6 Ocak’ta, Trump’a yakın bazı Kongre üyelerinin Biden’ın başkanlığını onaylayan delege oy sertifikalarına itiraz edeceği belirtiliyor. Buradaki amaç Biden’ı yıpratmak ve seçimin usulsüz olduğunu Kongre’de kamuoyuna duyurmak.

 

Bizi ilgilendiren konuysa, Trump yönetiminin Türkiye’ye karşı yaptırım kararı ve yankıları. 2024 başkanlık seçiminde aday olmayı düşünen Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun Türkiye’ye yaptırım kararında etkili olduğuna inananların artarken, ABD’li bakanın Türk mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşmesinde “Hedefimiz Türkiye degil, Rusya’ydı” demesi çok masum bir açıklama gibi değildi. Uzun zamandır Türkiye karşıtı bir tavır içinde olan Pompeo’nun, bu saatten sonra yaptığı açıklamaların da pek anlamı yok zaten. Zira ABD’nin başkentinde Pompeo’nun bir lider değil, görev adamı olduğuna inanan ciddi bir kesim var.

Ben açıkçası, Pompeo’nun 2024’de başkanlığa seçilme şansının olduğuna inanmıyorum. Politico/Morning Consult anketine göre, Cumhuriyetçilerin yüzde 53’ü 2024 seçimlerinde Trump’ı desteklemeye eğilimli görünüyor. McLaughlin’in araştırmasındaysa Pompeo’ya sadece yüzde 1’lik destek çıkmış. Evet, şu anda 2024 seçimlerine yönelik tahminler için çok erken, ancak bir numaralı favorinin Trump olacağını vurgulamakta fayda var.

Yeni sayfa açılacak mı?

Bu arada Türkiye’ye yönelik CAATSA (ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Yasası) kapsamındaki yaptırımların açıklanmasıyla beraber, Biden yönetimine yakın isimlerle konuşma imkanım oldu. Yakın zamanda, önemli bazı röportajlarla Biden yönetiminden Türkiye’ye yönelik mesajları sizlerle köşemde paylaşacağım zaten.

Açıkçası şu anda Biden yönetimi, ilk etapta Kovid-19’la mücadele ve iç politikada yaşanan sıkıntılara yönelecek ancak Rusya ve Çin’e karşı yeni politikaların yanı sıra Avrupa ile tekrar ortak hareket etme stratejisinin de gündeme gelişini göreceğiz. Geçen haftaki yaptırım kararıyla hem Kongre’nin gazı alındı hem de Biden’ın en azından S-400 sorununu kucağında bulması ihtimali kalmadı. Biden yönetimi, bu nedenle S-400 konusunda “bekle-gör” stratejisi uygulayacak. Öncelikle Ankara’nın çözüm için sunacağı önerileri dinleyecek. Ancak Türkiye’nin sistemi aktive etmesi halinde, yaptırımların arkasının gelebileceği sinyalini de verecek. Burada önemli olan, artık Türkiye’nin nasıl adımlar atacağı... Bununla birlikte Biden yönetimiyle Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan arasında yeniden olumlu bir diyaloğun kurulması için iki tarafta da çaba olacağı sinyalleri geliyor.

 

CAATSA yaptırımları dışında, Türkiye-ABD ilişkilerinde gündeme gelebilecek konuları şöyle sıralayabilirim:

- Savunma Sanayi işbirliğinin geleceği ve F-35 meselesi,

- Suriye’nin geleceği ve YPG/PKK sorunu,

- Darbe girişimi ve FETÖ nün geri iadesi,

- Halkbank davası,

- Doğu Akdeniz sorunu ve Libya,

- İnsan hakları ve konsolosluk çalışanlarının durumu.

ABD’de Kovid aşısını olan ilk Türk...

Yaklaşık bir hafta önce Kovid-19 ile mücadele kapsamında Pfizer-BioNTech aşısının dağıtımı başlamış, ilk aşı yaptıranlar kamuoyunda büyük yankı yaratmıştı. Geçen Cuma günü Başkan Yardımcısı Mike Pence ile eşi, basın huzurunda aşı olurken, bugün de Joe Biden’ın aşı yaptırması bekleniyor.

 

Elbette ben de, ABD’deki Türkler arasında ilk aşıyı kim yaptırdı diye merak ettim ve araştırdım. Bunun sonucunda ilk aşıyı Massachusetts’de önemli bir hastanede görevli Gül Ok isimli Türk hemşirenin yaptırdığını öğrendim. Kendisiyle sohbet etme imkanı bulduğum Gül Ok, 11 yıldır hemşirelik yapıyor ve 8 yıldır da Harvard Tıp Fakültesi’nin ortak olduğu bir şehir hastanesinde çalışıyor. İşletme okurken hemşire olmaya karar vermiş... Ok, Kovid-19 hastalarının bulunduğu katta çalıştığı için ilk aşıyı olanlar arasında yer aldığını belirtirken, aşıya ilişkin tecrübesini şöyle anlattı:

“FDA onayından sonra aşı dağıtımında öncelikli hastanelerden biriydik... Aşı olmak için hiç tereddüt etmedim. Aslında sağlık çalışanları aşı olmak zorunda değil ancak çok riskli bir katta çalıştığım için aşı olmayı istedim. Aşı olurken hiç acı hissetmedim. Çok mutluydum ve bunun da tarifi çok zor. Yalnız 6 saat sonra kolumda ağrılar hissettim. Bazı arkadaşlar da, aşı sonrası kol ağrısının yanı sıra baş ağrısı da hissetmiş. Hemşirelerden bazıları ise alerjik korkuları olduğundan aşı yaptırmadı.”

Çok zor bir dönemden geçtiklerini, kış döneminde Kovid-19 vakalarının arttığını kaydeden Gül Ok, “İkinci kez Kovid-19’a yakalananlar, durumu iyi olmayanlar var. Ancak ilk dönemdeki hazırlıksızlığımız artık yok. Ayrıca daha uygun ilaçlarımız var. Aşının da yardımıyla bu salgını yeneceğiz” diyor.

KABİNENİN EN ÇOK İLGİ GÖRECEK BAKANI: DEB HAALAND

Joe Biden, kabinesinde yer alacak bakan adaylarının çoğunu açıkladı. Geçen hafta İçişleri ve Ulaştırma bakanlıklarına getireceği isimleri açıklayan Biden’ın Ticaret, Adalet, Çalışma ve Eğitim bakanlıkları için adaylarıysa henüz belli değil.

 

Biden, Ulaştırma Bakanı olarak Demokrat Parti başkanlık seçimlerindeki eşcinsel rakibi Pete Buttegieg’i aday gösterirken, Temsilciler Meclisi’nde Kongre Üyesi olan Deb Haaland’ın İçişleri Bakanı olacağını açıkladı. Haaland, ABD’nin ilk kızılderili İçişleri Bakanı olarak tarihe geçecek.

Aslında, ülkenin şimdiye kadar en üst düzeye siyaset yapmış kızılderili kökenli politikacısı, 1929-1933 arasında Başkan Yardımcısı olan Charles Kurtis idi. Haaland ise, kabinede bakanlık yapan ilk kızılderili kökenli politikacı olacak.

Aslında Türkiye’de çok gündemde olmasa da, yaklaşık 20 yıldır ABD’deki Türkler ile kızılderili toplumunun arası gayet iyi. Türk dernekleri, bazı Kızılderili kabileleriyle ortak sosyal ve kültürel programlar yaparken, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı, Oregon’da yaşayan kızılderililere 200 bin dolar yardımda bulunmuştu. Aynı şekilde Amerika’nın Türk Koalisyonu da bazı kızılderili öğrencilere burs vermiş, bazılarını da Türkiye’ye getirmişti.

İçişleri Bakanı olarak göreve başlayacak Deb Haaland’ı iyi tanıyanlardan biriyim. New Mexico’da daha önce Demokrat Parti Eyalet Başkanlığı yapmış Haaland’la birçok programda bir araya gelmiştim. Bu arada, ABD’de İçişleri Bakanlığı’nın, federal araziler ve doğal kaynakların büyük kısmının idaresinden, korunmasından sorumlu olduğunu hatırlatmakta fayda var. Mütevazı ve çalışkanlığıyla tanıdığımız Haaland’ın, özellikle doğal kaynaklar konusunda Türkiye ile yakın çalışmalarda bulunmasını diliyorum.

ABD’DE GÖZDEN KAÇANLAR:

- Geçen haftaki resmi rakamlara göre, ülkede her 30 saniyede bir kişi virüs nedeniyle hayatını kaybetti. Toplam can kaybı 350 bine doğru gidiyor,

- ABD Başkanı’nı belirleyen 538 delegenin Biden’ın başkanlığını oyladığı gün, ülkede Kovid-19 aşısının ilk yapıldığı güne denk geldi,

- 2017’de yasallaşan CAATSA yaptırımları, 2018’de ilk kez Çin’e karşı uygulanmıştı,

- ABD, yapay zekayı ilk kez U-2 keşif uçağında “yardımcı pilot” olarak kullandı.