Trump’ın halefine hediyesi!

Başkan Donald Trump, yeni Başkan Joe Biden’a yepyeni bir Türkiye-ABD krizi hediye etti adeta. Zira Washington’da bu krizin zamanlaması konusunda değişik yorumlar yapılıyor. Peki bundan sonra ne olur, neler yapılabilir?

Donald Trump yönetimi, Türkiye’nin Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi almasının ardından uzun zamandır kamuoyunu meşgul eden CAATSA (ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Yasası) yaptırımlarını resmen uygulamaya koydu. Hatta yaptırım açıklamasının, Seçici Kurul Seçici Kurul delegelerinin oy kullanarak Demokrat Parti adayı Joe Biden’ın seçimi kazandığını resmileştirdiği gün gelmesi de ilginçti. Pazartesi günü ABD Dışişleri Bakanlığı “ambargolu” basın açıklamasını yaptığı sıralarda, başkent Washington D.C.’de herkes Türkiye’ye uygulanan yaptırım maddelerini konuşmaya başlamıştı bile.

Yaptırımın detayları önce ABD Dışişleri, ardından da Hazine Bakanlığı’nca açıklandı. Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Türkiye’nin S-400 alımının ABD’nin askeri teknolojisi ve personelini tehlikeye atacağını savunup, NATO müttefiki Türkiye’yi uyarırken, Avrupa’dan Sorumlu Bakan Yardımcısı Matthew Palmer, “Türkiye ile karmaşık ve zorlu bir ilişkimiz var. Bu bir sonuç/akıbet ilişkisidir. Türkiye’nin NATO’ya katkılarına çok değer veriyoruz” demesi, “Yaptırımı uygulamak zorunda, kaldık kusura bakmayın!” havası verdi.

Başkentte, bu yaptırımların Pompeo’nun ısrarıyla yapıldığını düşünenlerin yanında, “Başkan Trump’ın, Kongre kararıyla bu yaptırımı 20 Ocak’tan önce uygulaması kaçınılmazdı. Kongre onu köşeye sıkıştırdı” diyenler de var... Bunun dışında Trump’ın, Biden’a Türk-ABD ilişkilerinde bir kriz bırakmak için düğmeye bastığını söyleyenler var elbette. Yakinen tanıdığım Senatör Chris Murphy’nin, “Rusya bu sistemi 16 ay önce Türkiye’ye teslim etti ve Pompeo defalarca yaptırımları başlatmayı reddetti. Şimdi Biden göreve gelmeden 30 gün önce, Pompeo aniden fikir değiştirdi. Bu karar, Biden’ın dış politikasında önemli sonuçlar doğurur” yorumunun altını çizmekte fayda var.

Bundan sonra ne olur?

ABD, şimdi “Bekle ve gör” politikası uygulayacak. Açıkçası yaptırımların tek hedefi, Türk savunma sanayine zarar vermektir. Yaptırımların hafif olmadığını da belirtelim. ABD net olarak “S-400’den vazgeç yoksa ipleri koparmaya hazırız!” diyor. Yani “Türkiye ve ABD savunma işbirliğinde boşanmaya gidebiliriz” demeye getiriyor. Ancak diğer yandan da Türk yetkililerle diyalog içinde olmayı umuyor. Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir’in “ABD uzun zamandır engel ve zorluklar çıkarıyordu. Bunu bekliyorduk” dediğini hatırlatayım.

ABD’nin ilk kez bir başka NATO müttefikine yaptırım uygulaması, hem üzücü hem de hafife alınmayacak bir konu. Washington, Türkiye’ye S-400 nedeniyle yaptırım kararı alırken, bir de Türkiye’nin ortak üretici sıfatıyla satın aldığı F-35’lere el koymuş ve deyim yerindeyse programdan uzaklaştırmıştır. ABD’nin projeye destek veren Türk üreticilerin yerine yeni alternatifler bulmaya yöneldiğini de vurgulayayım.

 

Yaptırımlar kalkar mı?

Yaptırımların nasıl kalkacağı, yasa maddesinde çok net şekilde belirtiliyor:

“Başkan, yaptırım uyguladıktan sonra 1 yıl içinde Kongre’nin gerekli komitelerine, Türkiye’nin veya yaptırım uygulanan kişilerin artık S-400’leri veya bunların yerine herhangi bir Rus sistemini uhdesinde bulundurmadığını, Türk topraklarında Rus hükümeti veya şirketleri adına herhangi bir Rusya vatandaşının S-400’leri çalıştırmadığını teyit ettikten sonra, Türkiye’den Türk hükümetinin veya hükümet adına başka bir tarafın S-400 veya onun yerini alabilecek bir sistemi tekrar edinmek için CAATSA’nın 231. bölümünün kapsamına girecek herhangi bir faaliyete girmeyeceğine dair taahhüt aldıktan sonra yaptırımları kaldırabilir.

Türkiye’nin olası seçenekleri

ABD’nin yaptırım açıklaması sonrası partiler üstü bir milli irade ve duruş göstermesi önemli. Zira ABD, Türkiye’nin ulusal güvenliği söz konusu olunca Türk milletinin birlik olduğunun ve olacağının hala farkında değil. 15 Temmuz darbe girişiminde herkesin tek vücut olarak darbecilere geçit vermediği, en güzel örnek aslında. Bununla birlikte;

TBMM’nin partiler üstü bir şekilde S-400 yaptırımına tepki mesajı vermesi,

Konunun hafif olarak algılanmayıp, kararların da acele edilmeden alınması,

Türkiye’nin çözümü NATO’da araması (diğer NATO ülkeleriyle diyaloğu ve kendini anlatması, S-400 için ortak komisyon kurulması girişiminde bulunması),

S-400’den vazgeçmesi yahut aktive etmemesi,

S-400’leri bir başka ülkeye satması, seçeneklerden bazıları.

Türkiye Biden ile yaptırım sorununu çözebilir mi?

Seçilmiş Başkan Joe Biden, 20 Ocak’ta görevine başladıktan sonra öncelikle iç politika sorunları, kabinesinin Senato’daki oylama süreci, Kovid-19 ile mücadele gibi konularla uğraşır. Yani Türkiye ile sorunlar, ilk önceliği olmaz.

Donald Trump dönemindeki sorunlar, her ne kadar Biden’ın kendi dönemine aktırılmış olsa da, yeni yönetimin Türkiye’ye karşı göreve gelir gelmez ilişkileri daha da gerecek adımlar atacağını düşünmüyorum. Biden yönetimi, Türkiye’nin S-400’den vazgeçmesi için uğraşacak, Türkiye ise S-400 sorununun nasıl bir formülle çözüleceği konusunu Beyaz Saray’la konuşacaktır. Biden yönetimi, bölgede değişen dinamikler yüzünden Ortadoğu’da Türkiye’siz bir çözüm olmayacağını biliyor. Ayrıca Biden ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan arasında iki ülke ilişkileri açısından temiz bir sayfa açılması yönündeki beklenti de halen canlı.

Bununla birlikte 2021, ikili ilişkilerde çok kolay bir yıl olmayacak. Öncelikle güven sorununun aşılması, en başta yapılması gereken olmalıdır. Pazarlıkların, fedakarlıkların ve yoğun diplomasi trafiğinin yaşanacağı, yeni bir Türkiye-ABD ilişkileri dönemine gireceğiz.

 

Zarif: ‘Türkiye’nin yanında duruyoruz’

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, ABD’nin Türkiye’ye yönelik tek taraflı yaptırımlarını şiddetle kınadıklarını belirtti. Zarif, Twitter mesajında, Türkiye’nin S-400 hava savunma sistemi tedariki nedeniyle ABD’nin yaptırımlarına maruz kalmasına tepki gösterdi. Zarif, mesajında ABD’nin Türkiye’ye yönelik tek taraflı yaptırımlarla bir kez daha uluslararası hukuku çiğnediğini ı ortaya koyduğunu ifade etti. İran Dışişleri Bakanı söz konusu mesajında, “ABD’nin, Türkiye aleyhindeki son yaptırımlarını şiddetle kınıyor ve (yaptırımlara karşı) Türk halkı ve hükümetinin yanında duruyoruz” ifadelerini kullandı.

NATO’dan çözüm çağrısı

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, ABD’nin S-400 satın alması nedeniyle Türkiye’ye yaptırım uygulamasından üzüntü duyduğunu belirterek, “Türkiye ve tüm NATO müttefiklerine ‘çözüm yollarını arama’ çağrısında bulunuyorum” dedi. Stoltenberg, “Şu anda önemli olan Türkiye ve ittifak için zor olan bu duruma nasıl bir olumlu çözüm bulabileceğimize bakmaktır” ifadelerini kullandı.

Senatörler yaptırım için destek verdi!

ABD’de Türkiye’ye yönelik alınan yaptırım kararı, hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat senatörler tarafından olumlu bulundu. Amerikan Senatosu Dış İlişkiler Komitesi’nin Cumhuriyetçi Başkanı Jim Risch, söz konusu yaptırımların “çok daha önce devreye sokulması gerektiğini” savunurken, bunun, kaçınılmaz bir sonuç olduğunu öne sürdü. Demokrat Partili senatör Chris Van Hollen de Kongre’nin Trump’ı Türkiye’ye yaptırım uygulamaya mecbur bırakan kararından duyduğu memnuniyeti ifade etti.